birdenbire yağmurda

birdenbire gece gece...ağaç, şemsiye ve ıslak kaldırımlar, sokak lambasının aydınlattığı yağmurlu biz.  yağmur da ne güzel, çok şükür!

birdenbire leylekler...

bugün birdenbire İstanbul'un orta yeri penceremin önünden bir leylek sürüsü geçti, öyle bir birbendireydi ki ağzım açık neşeyle bakarken tabii fotoğraf filan hikaye...

dün 21 mart, ekinoks baharın ilk günüydü, hoşgeldin bahar! hoşgeldiniz leylekler!

leyleği de havada gördük ya, Arzın Merkezine Seyahatlerimiz bahar ve Tabiat Ana tarafından da kutsandı demektir...yolcu yolunda gerek, yelkenler fora!

birdenbire baharın ilk manolyası!

birdenbire...burçin, istanbul

burçin'den birdenbireler yağdı...

adaya sukunet yolculuğu...

geçen yıl köpeğimi kaybetmiştim, onu özlüyorum...geçen hafta adaya gitmiştim, bu tatlı şey özlemimi hissetti, hatta arkadaş oldu.  birlikte yürüdük ada sahillerinde.  birdenbire bana döndü ve havlamaya başladı, anlaşılan denize girmek istiyordu...
bu resim bu anın hatırası.
birdenbire köpeğimi yeniden görür gibi oldum:)...










ve bir başka İstanbul gününde, Kariye müzesinde mozaik önünde meditasyon...

Tur rehberimiz sordu:  "Hz. İsa nereye bakıyor acaba?"
Hz. İsa nereye bakıyor acaba??








burçin, istanbul

birdenbire bilmiş martı filiz'den

Point Otel'in martısı:

"are you talking to me???"













filiz, istanbul

birdenbire gamze'den hepgül

HEPGÜL İSTANBUL birdenbire deniz otobüsünden inerken çıktı karşıma :)

gamze, istanbul

birdenbire yıldızlar

güpegündüz denizde yıldızlar,

Boğaz'da samanyolu birdenbire...

bakış aşısı

Yiğit Özgür'den

taze çimen kokusu birdenbire...

Maçka parkı'nda taze çimen kokusu...

          ve ayaz bu günde şehrin ortasında billur gibi yıldızlı gökyüzü.

gözünüzü kapayın, yıldızların altında o çimen kokusu gelsin burnunuza...

gamze'den birdenbire kuşlar

gamze, istanbul

birdenbire yağmur sesi

bu ağaç da neyin nesi demeyin
o gördüğünüz sarı kurular
güneşli ve sıkı rüzgarlı bir günde
altından geçerken
bu yağmur sesi de nereden geliyor diye şaşırtır sizi...

içinde bir sürü tohum saklayan
bu kuru tanecikler
belki de 3.cemre'yle toprağa düşmeyi bekliyorlar.









bir de bu sabah yürüyüşünde önümde bir genç yabancı çift yanlarında bebekleri, öpüşe yürüye öpüşe yürüye gidiyorlardı.  öyle güzeldiler ki, çekindim çekemedim.
ama size onların neşe ve aşk öpücüklerini gönderiyorum...

burçin'den birdenbire

Otobüse doğru ilerliyordum. Üstümde bir ağırlık vardı, bir sebebi bile yoktu; bazen yaşamın muhteşemliğini unutuveriyorum. Aptallık iste, ama o kendini hatırlattı...

Yağmur veya fırtınadan kırılımış bir ağac dalının etrafını mantar bürümüş, mantar deyip geçemedim, iğne oyası yapmışcasına, ince ince işlenmiş. Istanbul'un göbeğinde böyle bir manzara ile karşılaşmak...  Oldu işte birden bire... içim hafifledi, içimi bir sıcaklık kapladı, yüzümde bir gülümseme ile bindim otobüse.

Binmeden de fotoğrafını çektim. Buna kısmetmiş meğer:)

burçin, istanbul

ve bir'den bir'e merhaba!

aşk birdenbire oldu,
sevinç birdenbire...
                                        - Orhan Veli

ve böylece bir'den bir'e varmak için birer birer yaşam sevincini bulup çıkaracağız anlardan...

işte yolculuğun ilham perileri
birdenbire İstanbul'da bahar
mavi mineler birdenbire...

ve aynı gün parkta birdenbire
sanki Radio Fehu'nun F'si altına oturmuş bir bıdık,
ağzında topu her an oyuna hazır ve nazır....